“On” markası İsviçre kökenli. Tüm ürünler
İsviçre’de tasarlanıyor, mühendislik çalışmaları İsviçre’de yapılıyor.
Ayakkabıyı gördüğünüz zaman mühendislik tarafının ne kadar ağır bastığını
anlıyorsunuz, tabanda yer alan oluklu enteresan yapı, tüm esneme ve destek
işlevlerini yerine getiriyor. Hatta taban tamamen bu sistemden oluşuyor
diyebiliriz. Modeller arasında koşucuların farklı stillerine göre düşünülmüş
detay farkları var ama genel yapı, patenti markaya ait olan kanallı taban
sistemi üzerine kurulu. Bu taban yapısı koşarken değişik bir his veriyor.
Esnek kanallar ayağın her yere vuruşunda kendi içinde esneyerek darbeyi
azaltıyor. Zaten “On” markasının sloganı da “bulutlar üzerinde koşmak”. Bu
tabanda yer alan yapıyı da “bulut” olarak adlandırmışlar.
Uzun uzun koşmak ve insanları da koşturmak üzere yazılan bir blog'tasınız... Amaç ülkemizde az bilinen ve uygulanan "ulta-maraton" ve patika koşusu (trail running) sporları için ilgiyi arttırmak, yabancı dildeki kaynakları Türkçe'ye kazandırmak, insanları bu sporları yapmak için yüreklendirmektir. Kişisel düşünce ve yaklaşımlarımı yansıtan yazılarla da karşılaşacaksınız. Çeviri ve alıntıların tümünde kaynak ve yazar adı belirtilmiştir.
konu başlıkları
antrenman
(3)
beslenme
(4)
çekmeköy
(1)
çekmeköy ultra trail
(1)
çeviri
(5)
DVD
(2)
genel bilgi
(13)
iznik ultra
(1)
kitap
(2)
malzeme
(8)
motivasyon
(9)
rapor
(7)
rota
(1)
röportaj
(2)
uzun koşu
(4)
yarış
(11)
27 Mayıs 2014 Salı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Hakkımda
- Ilgaz KURUYAZICI
- istanbul, Türkiye
- 2006 yılında 1.80 boyum ile 110kg olunca zayıflamak için koşsam mı diye düşünmeye başladım. Internet'te bulduğum 8 haftalık bir program gözüme zor gözükmeyince haftada 3 gün, her seferinde de toplam 20 dakika olacak şekilde koşu antrenmanlarına başladım. 8 hafta sonunda durmadan 30 dakika koşabildiğime o an kendim de inanamadım. Bundan sonra ne yapmalı diye düşünürken Amazon.com da "Koşucu Olmayanlar İçin Maraton Antrenmanı" isimli kitabı görüp maraton koşmaya karar verdim. 3 yıl içinde 5 maraton koştuktan sonra ultra maraton koşma fikrini kendime daha yakın buldum. 2010 senesinden beri aklım fikrim uzun mesafe koşularında. Ülkemizde bu sporun az bilinmesi, yapanların az olması ve maraton koşanlar tarafından bile olduğundan zor hatta imkansız olarak görülmesi epey canımı sıkıyor. Bu blog fikri de bu sıkınıdan doğdu. Gördüm ki yazması koşmasından daha zormuş...